Hayatın Sizde Bıraktığı Yara İzleri Nasıl Silinir?

Hayatın Sizde Bıraktığı Yara İzleri Nasıl Silinir?
9 Nisan 2019 tarihinde eklendi, 1.607 kez okundu.

Hayatın Sizde Bıraktığı Yara İzleri Nasıl Silinir?

Ne zaman ne de beynin içindeki kendi süreci duygusal yaralarınızın her zaman tam olarak iyileşmesini sağlamaz. Asıl önemli olan mevcut durumu kabul edip geleceğe bakabilmektir.

Yaralarınızı iyileşmesi için ara sıra zamana bırakmak acılarınızdan kurtulup meseleleri daha mantıklı bir pencereden görmenize yardımcı olabilir. Ancak unutmayın ki, yaşadığınız hiçbir travmatik olay sonsuza kadar yok olmaz. Olayları sadece eskisine kıyasla daha az sancılı bir şekilde hatırlarsınız.

“Zaman her şeyin ilacıdır” sözünü duymuşsunuzdur ve bu düşünce yaşadığınız olumsuz durumlardan ders çıkarmanızı sağlayan terapötik bir etkiye sahiptir.

Ancak önemli birkaç noktayı açıklığa kavuşturmak gerekir. Beyniniz asla unutmaz ve yaşadığınız sancılı süreçler siz ders çıkardıktan sonra yok olup gitmez. Yani zaman, her koşulda yaralarınızı iyileştirmez.

Aslında kaybettiğiniz şeyler veya sancılı tecrübeler size bir şeyler öğretmekten ziyade hiçbir anestezi uygulamadan belli başlı gerçekleri zorla kabullenmenizi sağlar.

“Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez” düşüncesini kabullenmekten başka seçeneğiniz kalmaz. Bugün bir gerçeklik olarak kabul ettikleriniz, yarın gerçekleşmesi zor ve belirsiz bir seçenek olarak karşınıza çıkabilir.

Sizleri bu konu hakkında biraz düşünmeye davet ediyoruz.

Hayatın sizde bıraktığı yara izleri
Sevdiğiniz birisini kaybetmek, duygusal bir kırgınlık yaşamak, bir arkadaşlığı sonlandırmak, ihanete uğramak, ulaşmak istediğiniz bir hedefte başarısız olmak… Bunların hepsi hayatın yüzleşmeniz gereken gerçekleridir.

“Hayatı anlamak için acı çekmen gerekir” gibi cümleleri okumuş veya bir yerlerden duymuşsunuzdur. Bu her zaman doğru değildir. Bu tür faydalı öğrenme süreçleri çeşitli şekillerde meydana gelebilir ve mutlu anlar da sizi daha ileriye götürecek olan harika öğreticiler olabilir.

Sponsorlu Bağlantılar

Travmatik olaylar ve duygusal yaralar sizi zaman zaman “kapana” bile kıstırabilir. Öylesine derin bir acı hissedersiniz ki kendinizde ilerleyecek enerji bulamazsınız. Peki bu tür durumlarda ne yapmak gerekir? Yaşadığınız acılar size fazla gelmeye başladığında ne tür stratejiler uygulamak gerekir?

Boşlukla yaşamayı öğrenin
Hayatınızın bir döneminde karşılaştığınız bu fırtınalı zamanları atlatmak için sihirli bir formül yoktur. Yaralarınızı iyileştirip acınızı yok etmeye yardımcı olacak bir hap veya bazı gerçeklikleri yaşamaktan kaçınmanızı sağlayacak bir zaman makinesi yoktur.

Yaralarınız siz isteseniz de istemeseniz de orada kalmaya devam edecek. Zaman, bu yaraları yok eden kusursuz bir mimar değildir, ancak bir nebze daha iyi olmanızı ve eskiden olduğu gibi canınızın yanmamasını sağlar. Yaralarınızla bir arada var olmaya devam edeceksiniz.
Birçok insan boşlukta yaşamayı öğrenir: Sevdiğiniz birini kaybetmek, kötü bir kararın açtığı yaralar ve bitmiş bir aşk.
Bu tür durumlarda önemli olan yaşadığınız sıkıntıların sizi esir almasını engelleyebilmektir. Savaşma gücünüzü kıracak düşünceleri terk etmelisiniz. “Bundan sonra hayat yaşamaya değmez” veya “bir daha asla mutlu olamayacağım” gibi şeyler söylemeyin.
İşin anahtarı kabullenmektir. Gerçekte olan her neyse tek seçeneğiniz onu kabullenip kendinizi yeni koşullar için hazırlamaktır.

Kendinizi sevmek
Hayat zaman zaman sizi soğuk ve güçlü dalgalara sürükleyebilir. Sevdiğiniz kişinin hayatınızdan çıktığını düşünün, nasıl olurdu? Herkese her zaman en iyisi verebilmek için mücadele eden iyi bir insansanız bunlar neden sizin başınıza geliyor?

Hiçbir anlamı olmayan şeylerden çeşitli anlamlar çıkarmayı takıntı haline getirdiğiniz zaman yaralarınızı iyileştirmekten çok onları beslemiş olursunuz. Bunu yapmamalısınız.

Sancılı bir süreçten geçerken özel bir noktayı unutmak çok kolaydır: Kendinize dikkat etmek ve kendinizi sevmek.

Hayatın acılı yüzüyle karşılaştığınız zaman kendinizle tekrardan bağ kurmak ve tekrardan mutlu olmayı hakkettiğinizi hatırlamak kadar iyileştirici bir şey yoktur.

Eğer birisini kaybettiyseniz, her zaman kalbinizde ve hafızanızda yeri olacak bu kişi için yüzünüzde bir gülümseme bırakmayı unutmayın.
Eğer birisi canınızı yaktıysa acınızı besleyip büyütmeyin. Çünkü bu şekilde var olan hasarı sadece daha da derinleştirirsiniz. Gerçeklikleri kabul edin ve ardından serbest bırakın gitsinler. Kendinizi bir silkeleyin ve yaralarınızın ardından tekrar ayağa kalkın.
Yaralanmış bir ruh asla tam olarak iyileşmez. Sahip olduğunuz yaralar sonsuza kadar sizinle olacak, ancak kalbiniz atmaya devam edecek.

Tekrar mutlu olmak için kendinize izin verin. Hak ettiğiniz hayata sıkı sıkı sarılın.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git